Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Şubat, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

The Walking Dead

Üçüncü sezon on birinci bölümde senaryo yazarları ve yönetmenlik yapmak isteyenlere ders niteliğinde olabilecek  Hershel ile Merle'ü karşı karşıya getiren bu sahne oldukça keyifli bir şekilde yaratılmış bir mizansenle izleyiciye sunuluyor.  Önce her ikisi de Rick'in tarafından kesilmiş  Hershel, Merle'un kesik kol ve bacakları aynı kadraj da görüntüleniyor. Yanlış anlaşılma olmasın Merle'ün kesilen kolu Rick'in O'nu kelepçeli bir şekilde terk etmesinden dolayı Merle kendisi elini kesmek zorunda kalmıştı(Rick sebep olmuştu). Hershel ise zombiler tarafından ısırılınca Rick bacağını kesmek zorunda kalmıştı. Grubun güvenilmez adamı Merle'e güvenebilmek ve  kazanabilmek adına bir konuşma için gelen Hershel elindeki incilden alıntı yapar ve cümlesi tamamlanmadan Merle sözünü keser ve alıntıyı kendisi tamamlar. Böylesi bir girizgaha ihtiyaç olmadığını ve kendisine grubun zorunlu olarak ihtiyacı olduğunu belirten bir konuşma yapar. Valinin ne kadar acımasız

Gemide - On Board

1990’ların ikinci yarısında çıkış yapan YENİ SİNEMACILAR grubunun en dikkat çekici işlerinden “Gemide” 35. Antalya Altın Portakal Film Festivalinde ikincilik ödülünün yanında En iyi yönetmen, en iyi erkek oyuncu ve en iyi kurgu dallarında d a ödüle değer görülmüştür. Kuşkusuz Türk sinemasının hareketlenmesinde ve yeni sinemacıların cesaretlenmesinde de önemli bir köprü görevi yapmıştır film. İdris kaptan, Kamil, Ali ve Boksör bir kum kosterinin mürettebatıdır. Bir akşam gemi demirliyken boksör yüzerek gemiye ulaşır. Karada bazı adamlardan dayak yediğini ve parasının alındığını anlatır. Alınan intikam sonrasında Romen bir fahişenin gemiye çıkarılmasıyla birlikte olaylar patlak vermeye başlar. Filmi çok katmanlı olarak okumak mümkün. Afişinde de yazan “Bir memleket gibidir gemi” rehberliğinde filmi bir Türkiye alegorisi olarak okuyabiliriz. Çekirdek aile görünümündeki bu mürettebatta kaptan; baba, Kamil; anne, Ali ve Boksör ise haylaz çocuklar olarak filme entegre edilmişler. Araların

Argo, A Separation'u döver mi?

Her iki filmde de çocuklar oldukça önemli bir faktör. Affleck'in hikayesi ayrılmış bir çiftin hikayesine odaklanırken, Farhadi ise ayrılmayı düşünen bir çiftin hikayesine odaklanıyordu. Argo'da ayrı bir çiftin çocuğu olarak TV'den Amerikan kurgularını (Planet of the apes) izleyen çocuk, filmin sonunda operasyondan başarıyla dönen ve bir kahramana dönüşen babasıyla tekrar mutlu bir aile tablosu çiziyordu. Farhadi ise sürekli yetişkin konuşması yapılacağı için kapı dışına itilen çocuğu son sahnede bir seçim yapmak için hakimle baş başa bırakıyordu ve çocuk bir cevap vermeden film sonlanıyordu.

Dupa Dealuri - Tepelerin Ardında

                                                    2007 yılında çektiği "4 luni,3 saptamani si 2 zile" ile minimalist bir iş ortaya koyan Christian Mungiu  benzerini gerilim ve korku ustalarından  görebileceğimiz türden bir gerilim atmosferi yaratmayı da başarmıştı. Yönetmen , yeni  filmi Dupa dealuri (Tepelerin Ardında) ile ortodoks bir manastırda şeytan çıkarma ayinine odaklanıyor ve yine iyi bir dramanın içerisinde iyi bir gerilim yaratıyor. Aynı yetimhanede büyümüş  iki yakın arkadaşın daha sonra yolları ayrılmış; Voichita Almanya'ya göç ederken, Alina ise bir manastıra sığınmıştır. Voichita'nın Romanya'ya arkadaşını ziyarete gelmesiyle birlikte manastırda beklenmedik olaylar yaşanmaya başlayacaktır. Otorite kurumlarının panzehiri; "4 luni,3 saptamani si 2 zile" ile kötü bir otelde yasa dışı gerçekleşen kürtajı an ve an kaydeden yönetmen bu sefer kamerasının odağını izbe bir manastıra çeviriyor. İster istemez bu durum bizleri ilk iki filmi be

Argo - Operasyon:Argo

                                                    Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim. Ben Affleck'in yönetmenliği oyunculuğundan daha iyi. Filmin ritmine başından sonuna kadar hâkim, ayrıca gerilim yaratma konusunda oldukça başarılı. Şah'ın devrildiği İran devriminin en hararetli günlerinde göstericiler Tahran'da ki Amerikan büyükelçiliğine girip 52 Amerikalıyı rehin alırlar. Kaçmayı başaran altı kişi Kanada elçiliğine sığınır. CIA ajanı Tony Mendez ise 6 kişiyi kurtarmak için film ekibi kumpası hazırlayarak İran'a giriş yapar. Film, her ne kadar ara sıra Amerika'ya da dokundursa da beklenildiği üzere Amerikan milliyetçiliği yapmaktan ve oryantalist bakış açısı sergilemekten kendisini alıkoyamıyor. Filmi izlemeye başlamadan önce bu beklediğim bir faktördü. Bu yüzden filmin bu kısımlarını görmezden gelip geçen yılın yabancı dilde Oscar ödülü kazanan İran yapımı "A Separation" ile kıyaslamaya giriştim. Keza Argo, Ben Affleck'in Asghar Farhad

Django Unchained - Zincirsiz

Quentin Tarantino Güney Koreli bir yönetmen olsaydı ve ismi de Kore alfabesindeki karşılığını bulsaydı eğer şaşaalı Güney Kore intikam öyküleri arasında kendisine ya oldukça zor yer bulurdu, ya da bu filmlerin arasında son sıralarda yerini  alırdı. Kuşkusuz Tarantino filmlerindeki intikam öykülerini ciddiye alıp izlemek saçma olacaktır. Aynı zamanda G.Kore intikam öykülerinin hayatın içinden kopan o ciddi atmosferini Tarantino filmlerinde solumaya çalışmakta saçma olacaktır. Sonuçta; Tarantino filmleri kendi evrenini gerçeklik üzerine değil, filmler üzerine kurar. Fakat “Soysuzlar Çetesiyle” birlikte başlayan ve “Zincirsiz” ile devam eden tarihsel bir düzlemden çıkan intikam öyküleri, ister istemez elimizdeki pop-cornu bırakarak ayrı bir ciddiyetle filme yaklaşmamıza neden oluyor.  Amerikan İç Savaşı’ndan 2 sene öncesinde, Django’nun ödül avcısı Dr. King Schultz ile eski efendisini ölü ya da diri ele geçirmek için anlaşmaya varmasıyla başlıyor. Görevi tamamlayıp yeni avlarını peşin

‎2012 En iyileri

‎2012 En iyileri; (Tamamen Kişisel) 1-Aşk (Amour)   2-Kozmopolis (Cosmopolis)   3-Utanç (Shame)   4-Katil Joe (Killer Joe)   5-Kevin Hakkında Konuşmalıyız (We Need to Talk About Kevin)   6-Sığınak (Take Shelter)   7-Sürücü (Drive)   8-Tepenin Ardı   9-Araf   10-Dehşet Kapanı (The Cabin in The Woods)  

Holy Motors

                                             Kutsal Motorlar(Holy Motors) auteur yönetmen Leos Carax'ın beşinci uzun metraj filmi. Bir hikayeden diğerine atlayan yönetmen izleyicinin algısını ve sınırlarını zorlarken bunun yanında müthiş bir görsel deneyime de davet ediyor. Yönetmenin bizzat kendisinin rol aldığı prolog bölümüyle açılan film bunu takiben dokuz epizot-la devam ediyor. Film, uykusu bölünmüş Leos Carax'ın yataktan kalkarak bedeninden bir parçaya dönüşmüş anahtar ile ağaç gövdesi desenleriyle bezeli duvarından bir geçit arayarak diğer bir boyuta geçmesiyle açılıyor. Daha sonra Mösyö Oscar'ın limuziniyle ayarlanan randevuları izliyoruz. Dokuz Epizot İlk epizot benzerliği bakımından Cosmopolis'in bir parodisi niteliğinde; Bankacı Mösyö Oscar telefonda borsa üzerine bir diyalog yaşayıp güvenlik açığından bahsediyor. İkinci randevusunda göçmen bir dilenci kılığına bürünürken, üçüncü randevuda bilgisayar oyunları ve filmlerde sıkça kullanılan profilleme