Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Temmuz, 2017 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Dunkirk

Christopher Nolan kuşkusuz atlamalı kurgunun en iyi yönetmeni. Buna Dunkirk ile neredeyse dramatik yapıyı tamamen kaldırmayı ekliyor ve çoğu savaş filminin düştüğü kahramanlık hikayesi tuzağına düşmüyor. Böylece hem izleyici filmle bir bağ kuramayarak yabancılaşıyor ve 2 saat boyunca savaş cehennemini sinema salonunda yaşıyor. Bu yeteneklerini Nolan aynı zamanda filmin gerilimini ayarlama konusunda da gösteriyor. Henüz filmin başında gerilimin dozunu öyle bir noktaya çekiyor ki bitmesini beklediğiniz noktalarda bir "tık" daha ileriye götürüyor...  Dunkirk gerçek bir başyapıt. Christopher Nolan ise günümüz sinemasının en önemli yönetmeni.

Okja

Bong Joon Ho yaratık filmlerini yapı bozuma uğratarak kendi post-modern sinema dilini yarattığı “Gwoemul” ile dikkatleri üzerine çektikten sonra “Madeo” ile Güney Kore sinemasının önemli yönetmenlerinden bir tanesi oldu. Daha sonra Hollywood’a transfer olarak Snowpiercer’i kotaran yönetmen yeni filmi için Netflix ortaklığına girerek Okja ile kendi sinemasının kodlarını üretmeye devam ediyor. Okja günümüz global şirketlerinin bizleri bunaltan pazarlama stratejisini merkeze al mış bir yapım. Hepimiz her gün mailimize düşen doğayı korumak elimizde, bu ürünü alarak doğayı korumaya katkıda bulunun gibi çeşitli kampanyalarla ürün pazarlayan şirketlerden doğadan yana tavır koyan şirketi seçmemiz konusunda sübliminal bir baskıya maruz kalıyoruz. Artık seks yada kadın bedeni değil “sosyal sorumluluk” projeleri satıyor. Okja ise doğayı korumak üzerinden gerçekleştirilen bu sosyal sorumluluk projesi kapsamında şirketlerin arka planında işleyen acımasız üretim yöntemleri ve bu sosyal sorumluluk