Ana içeriğe atla

Spartacus

Son yıllarda, olayın sonucu ne kadar da trajik olsa belirgin şekilde gerçekleşen simülasyon alegorisi Spartacus - Sand And Blood ile gerçekleşmiştir. Birinci sezon sonunda olağan check-up'ların yapılmasıyla birlikte Andy Whitfield'a kanser 
teşhisi konulmuş ve bir süre sonra da hayatını kaybetmişti. Birinci sezonda bildiğimiz klasik öykü sonucunda Spartacus kölelerle birlikte ayaklanmış ve Batiatus'un evinden kaçmayı başarmışlardı. Yine klasik hikayenin devamına göre Spartacus büyük bir direniş örneği göstermiş fakat öldürülmüştü. Andy Whitfield birinci sezonun kaçışının ardından ikinci sezon hazırlıkları başlarken kanser teşhisi konulmuş ve Batıatus'un evinden kaçtıktan sonraki mücadelesini hastalık karşısında göstermişti. Andy Whitfield direnişin bir sembolü olmasınında etkisi olacaktı ki Spartacus rolü ile "Kirk Douglas" kadar hem başarılı bir performans sergilemiş, belki de ondan daha çok sevilmiştir. Yapımcılar Andy'nin ölümünden sonra diziye devam etme kararı vermişler ve yeni bir oyuncuyla ikinci sezona başlamışlardı. Andy Whitfield'in ölümü muhtemelen diziye fazladan rating'de getirmeyi başarmıştır. Fakat seyirci tarafından da fazlasıyla kabul edilen Spartacus yani "Andy Whitfield" klasik hikayeye bağlı kalarak birinci sezon sonunda isyan etmiş, fakat savaşını kılıç kalkan üzerinden değilde kanser üzerinden gerçekleştirmiş ve ne yazık ki hayatını kaybetmişti. Yani bildiğimiz "Spartacus" hikayesi zaten sezon bir sonunda bitmişti.



Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

In Bruges

Giriş Martin McDonagh ’ın 2008 yapımı In Bruges filmi, kara mizah ve suç temalarını derinlemesine işleyen, görsel ve tematik olarak son derece zengin bir yapıt olarak öne çıkar. Film, iki tetikçi olan Ray ( Colin Farrell ) ve Ken’in ( Brendan Gleeson ) Londra’daki başarısız bir görev sonrasında patronları Harry ( Ralph Fiennes ) tarafından Belçika ’nın tarihi ve sakin şehri Brugge ’a gönderilmesiyle başlar. Görevleri, ortalık sakinleşene kadar şehirde turist gibi dolaşmak ve beladan uzak durmaktır. Ancak şehirde geçirdikleri süre, kişisel hesaplaşmalar ve içsel çatışmalarla dolu bir deneyime dönüşür. Trailer Ray, geçmişteki hatalarının vicdan azabıyla boğuşurken, Ken daha çok şehrin tarihi ve mimari güzelliklerine odaklanır. Brugge’un huzurlu atmosferi, karakterlerin içsel dünyalarıyla tezat oluşturur. Patronları Harry’den gelen beklenmedik bir telefonla olaylar dramatik ve duygusal bir yöne evrilir. Film, kara mizah yönüyle de dikkat çeker; özellikle Ken, Ray ve Harry kara...

Sinners

  Kültürel Hegemonya:  Sinners                                           ·          Sinners*, ikiz kardeşler Elijah ve Elias’ın hikâyesini anlatıyor. Tanıdık bir zeminde yeni bir başlangıç yapmak isteyen ikili, Chicago ’nun yeraltı dünyasındaki eski hayatlarını geride bırakıp memleketleri Clarksdale, Mississippi ’ye dönerek bir bar açarlar. Bu süreçte, merkezinde Sammie ’nin olduğu, blues müziği ve vampir efsaneleri ile dolu bir hikâye ortaya çıkar. Ryan Coogler ’ın 2025 yapımı Sinners , yalnızca türler arası bir postmodern oyun değil; aynı zamanda tarihsel-politik bir eleştiri aracı. Southern Gothic atmosferi, vampir mitosu , blues’un büyüsü ve dönemsel dramayı harmanlayan film, hem tür sinemasına göz kırpıyor hem de derin bir toplumsal okuma alanı açıyor. Blues ve Kimlik Filmin kalbinde Sammie var. Eski bir blues şa...

Le Otto Montagne - The Eight Mountains - 2022

The Eight Mountains: Doğanın Mabedi, Babalığın Ağıdı Giriş: Filmin Konusu The Eight Mountains , iki çocukluk arkadaşı Pietro ve Bruno’nun hikâyesini anlatıyor. Pietro şehirde büyüyen, modern yaşamın içinde kaybolmuş bir gençtir; Bruno ise dağlarla çevrili bir köyde, doğayla bütünleşmiş bir hayat sürmektedir. Film, onların yıllar süren dostluğunu, babalarıyla olan karmaşık ilişkilerini ve doğayla kurdukları bağı izler. Zamanla bu dostluk, eksik baba figürleri ve doğayla mücadele üzerinden modern insanın varoluşsal sınavına dönüşür. Doğa: Nostalji mi, Mücadele mi? Film, doğayı iki farklı biçimde konumlandırır. Pietro için doğa bir nostalji alanıdır : şehirde yaşayan, içsel boşluğunu doldurmaya çalışan modern bireyin özlem mekânı. Dağ, onun için geçmişin saf anılarına açılan bir kapıdır. Bruno içinse doğa bir mücadele alanıdır . O, doğanın içinde yaşar, onun kurallarına göre hayatta kalır. Pietro doğayı izler; Bruno yaşar. Bu fark, modern insanın doğayla kurduğu mesa...