Ana içeriğe atla

Sonbahar (2008)


"Sonhabar" son dönemde ardı ardına gelen Türk filmi bombardımanın arasında farklı bir noktada duruyor. Çünkü son dönemde bu kadar güzel bu kadar naif bir Türk filmi vizyona girmedi. Film on yıl yattığı hapishanede açlık grevi sonucunda cigerlerinin iflas etmesiyle son dönemlerini dışarıda geçirmesi için tahliye edilen ve memleketinin yolunu tutan Yusuf'un hikayesi.Filmin sonu başından zaten belli. Film ceza evlerinden alıntı belgesel görüntülerle başlıyor ve filmin ilerleyen sahnelerinde de karşımıza çıkıyor. Bu görüntüler ve Yusuf karakteri malum, Türkiye'nin hala demokratikleşemediğinin birer göstergesi sanki...Yusuf'un gençliği Sosyalizmin kalelerinin düşmeye başladığı bir dönemde geçiyor.Elka'nın tabiriyle Yusuf'un "en güzel yılları" hapiste geçirmiştir .Elka ise Yusuf'un memleketinde konsomatrislik yapmaktadır. Bulunmadığı dönemden ötürüde, memleketi için ise silik bir karakterdir. Minibüste, köyde pek kimse tanımaz Yusuf'u. Hapisten çıkmasıyla birlikte memleketi ikinci bir hapis hayatı olur. Mücadelesi varoluş amacıyken biranda oyuncağı alınan çocuk gibi kalmıştır. Fakat bunun aynısını ders anlattığı çocuğa yapmasıda sisteme boyun eğmesinimi yoksa çocuğa hayatı öğretmeye çalışması mıdır? O da izleyip yorumlayana kalmış birazcık. Dışarıda ki arkadaşı Mikail için de, evde bir gün boyunca oturamayan teyze içinde durum aynıdır aslında, artık herşey dar gelmektedir.
Mikail;
-"İyi kötü bir sosyalizm vardı" der. Artık o da yoktur.
Yusuf artık herşeyden umudunu kesmiş ölümü beklerken karşısına "Elka" 'nın çıkmasıyla birlikte hayalleri farklılaşır. Fakat bu seferde, uzun yılların hapiste geçmesinden ötürü iletişim problemine takılır.En son umududa gitmiştir artık ... Küçükken çaldığı "tulumuna" son nefesini üfler. Köyün; silik, anarşist olaylara karışan çocuğu sessizce gider...

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Chocolat

Erkan: Yemek filmlerini, seçtiğimiz film için uygun bulduğumuz konseptteki bir mekânda konuşmaya devam ediyoruz. Sıradaki filmimiz Lasse Hallström imzalı 2000 yapımı Chocolat… Chocolat filmi için Samet ile konuştuk. Kendinden biraz bahsedebilir misin? Samet: Bir senesi mutfak, iki buçuk yılı satış olmak üzere lüks bir çikolata kafe zincirinde toplam üç buçuk yıl kadar çalıştım. Geçtiğimiz mayıs ayında çikolata üzerine uzmanlaşmak için istifa ettim. Önümüzdeki dönemde çikolata eğitimleri alacağım. Şimdilerde sipariş üzerine çikolata yapıyorum ve çevremdeki küçük ölçekli kafelerin çikolata menülerine yiyecek - içecek konusunda danışmanlık veriyorum. Erkan:  Filme geçmeden önce biraz mekândan bahsetmekte fayda var sanırım. Maia Chocolates 2015 yılında kurulmuş, el yapımı çikolatalar üreten, Çengelköy ve Koşuyolu olmak üzere iki şubesi bulunan bir yer.  Filmdeki çikolatacıyla aynı ismi taşıyor. Çikolata konusunda bol çeşit sunuyorlar ve tasarım, sunum konusunda oldukça z...

Sus-mak

Mimikler tükenmiş... Kelimeler, harflere ihtiyaç duyan kelimeler ... "ünlüler" düşürmüş yüzlerini, ünsüzlere ses vermek istemez artık, "ünsüzler" kimlik bunalımında... Eller dikmiş önce göz kapaklarından gözleri; sonra birbirine bağlamış gögüste kendini sımsıkı, bir daha açılmamak üzere... Herkes bana aynı şeyi soruyor bu sıralar, ağız birliği etmişçesine... - Neden konuşmuyorsun? Ben ise; su bile içmiyorum artık, kapatıyorum ağzımı. Kurumaktan dolayı yapışıyor, mühürlüyorum dudakları. Birbirinin üzerine uzanmış iki sevgili gibi... Ve içime doğru haykırıyorum... - Susmamak için...

Star Wars - The Last Jedi

Star Wars - The Last Jedi ana hikaye (ilk iki üçleme) açısından düşündüğümüzde sorunları devam eden bir film. Bitmiş bir seriyi daha düşük kalibreli bi' hikayeyle sürdürmeye çalışması seriyi fazlasıyla yavan kılıyor. Yeni üçleme açısından olaya bakar isek; The Force Awakens'in dağınık görüntüsü yeni filmle toparlanmış gibi gözüküyor. Bunda yönetmen Rian Johnson'un etkisi büyük. Looper gibi karakter sahibi bir bilim kurgu ile aklımızda yer eden Johnson daha filmin başında Kylo Ren'in maskesini parçalayarak Kylo Ren'i Darth Vader gölgesinden, filmi ise orjinal serinin gölgesinden bir nebze olsun kurtararak kendi karakterlerini geliştirme yoluna gidiyor. Filme kattığı en büyük artı orjinal serinin keskin iyi kötü ayrımının The Last Jedi ile iç içe geçmiş ve flu bir görüntüde olması.  Rian Johnson beklentileri bu denli karşılamışken Star Wars: Episode IX'un tekrar J.J Abrams'a teslim edilecek olması ise fazlasıyla üzücü...